14.02.2017 tarihinde Türkiye saati ile 14.05'te TRT Türkiye'nin Sesi radyosunda gerçekleştirilecek yayının içeriğidir.
Gerçekleşen program kaydına bu sayfanın alt kısmındaki "yayını dinleyin" bağlantısından ulaşabilirsiniz.
Can Ünver, Sarah Schackert, İpek Erdem |
Akademik değişim nedir?
Almanya’da bir lisans
veya yüksek lisans veya doktora programına başvurmak için temel şartlar nelerdir?
Almanca bilmek zorunlu
mudur?
Öğrenim görmek istenilen
bölüme karar verdikten sonra öğrenci nasıl bir yol izlemelidir?
Almanya’da yüksek
öğrenim görmek isteyen öğrencileri hangi masraflar bekliyor?
Almanya’da yüksek
öğrenim görmek isteyen öğrenciler başvurularını yaparken nasıl bir takvimi
dikkate almalı?
Sarah Schackert
DAAD- Ankara Bilgi ve Danışma Merkezi Müdürü
DAAD- Ankara Bilgi ve Danışma Merkezi Müdürü
AYÖG- Almanya'da Yüksek Öğrenim Görmüşler Dayanışma
Derneği başkanı
Akademik değişim ülkeler arası ilişkilere nasıl katkıda bulunur?
Katılımcı öğrencinin
yaşamında ve kariyerinde akademik değişim nasıl bir fark yaratıyor
Doç. Dr. Can ÜNVER
Göç uzmanı
Göç uzmanı
Prof.
Dr. Nevzat Gözaydın
Bebekler ve okul öncesi
çocuklar; kreş sistemi; Almanca eksikliği; kiralık ev sorunu
Yayından:
Sarah SCHACKERT: Alman Akademik Değişim Servisi Alman üniversitelerinin müştereken oluşturdukları bir hizmet. Değişme ve gelişmeyi bir araya getiren bir yol izliyor Alman Akademik Değişim Programı. Bunlardan biri akademisyenlerin desteklenmesi, Almanya dışında almancanın yayılmasında katkıda bulunmak, bunu yaz okulu dahil burs vererek diğer burslarla destekliyorlar. Bunu ötesinde de yabancı üniversitelerdeki öğretmenlerin eğitilmesiyle daha fazla fayda sağlamalarını sağlamak en büyük amaçlardan birisi. Genel olarak bir program için ingilizce bilmek gerekiyor. C1 düzeyinde lisan bilme zorunluluğu var. Yüksek lisans için de yine aynı şekilde dil bilmek gerekiyor. Dil bilmeden başlamak mümkün değil, bazı üniversitelerde kurs öncesi dersler veriliyor. Derneklere burs için başvuran kişiler orada kendini nelerin beklediğini bilmesi, hangi üniversiteye başvuracağına karar vermiş olması gerekmektedir. Adayın nasıl bir motivasyonla hareket ettiği ve bunu becerip beceremeyeceğini bilmesi gerekiyor, mesleki açıdan en azından. Yine en önemli kriterlerden birisi de not ortalamasıdır.
Muammer ÖCAL: Türkiye'den Almanya'ya giden akademisyenler fazlayken oradan Türkiye'ye gelen çok yok. Benim ölçülerime göre; iki toplumunda kendine özgü özellikleri var. Ben talebeyken bir konuşmaya şahit oldum. Bizim büyük elçimiz Almanya'ya öğrencimizi mezun olduktan sonra göndermeyi seçiyoruz dediğinde Alman profesör buna direkt olarak karşı çıktı. Liseden mezun olduktan sonra gelmeleri lazım, üniversiteyi bitirenler daha ticari düşünüyor ancak liseyi bitirip gelenler daha çok ilime yöneliyorlar. Benim görüşümde Alman profesörün tarafındadır. Almanya'da okuyup orayı özümseyip Türkiye'ye dönerek büyük hizmet veren isimler vardır. Almanya'da Yüksek öğrenim Görmüşler Dayanışma Derneği 25 yıl önce kurulmuş olup, 120 üye sayısına sahibiz. Biz hep gençlik günlerimizi yad etmek hem de yeni katılan genç üyelere katkıda bulunmak için programlar yaparız. Geziler ve daha bir çok sosyal faaliyetlerimiz var. TC'nin faydasına ve gençlerin yararına yapılacak faaliyetler içindeyiz.
Can ÜNVER: Muammer Bey'in söylediklerine bende katılıyorum. Atatürk'ünde görüşüyle birçok öğrenci Almanya'ya okumaya gönderildi ve teknik anlamda eğitim aldılar. Tekrar Türkiye'ye döndüklerinde ülkemize bolca katkısı olmuştur. Almanya'ya Nazi rejiminin gelmesiyle Einstein dahil Türkiye'ye başvurarak Türkiye'ye gelmek istediler. Aslında temelleri onlarla atıldı. Cumhuriyet'in ilk yıllarından beri Almanya ile yapılan iş birliğinin fazla katkısı olmuştur. Bende Muammer Bey gibi Türkiye'ye yüksek lisans için Alman öğrencilerinin gelmesi gerektiğini düşünüyorum.
Derleyen: Sinem DOĞUKUT
Yayından:
Sarah SCHACKERT: Alman Akademik Değişim Servisi Alman üniversitelerinin müştereken oluşturdukları bir hizmet. Değişme ve gelişmeyi bir araya getiren bir yol izliyor Alman Akademik Değişim Programı. Bunlardan biri akademisyenlerin desteklenmesi, Almanya dışında almancanın yayılmasında katkıda bulunmak, bunu yaz okulu dahil burs vererek diğer burslarla destekliyorlar. Bunu ötesinde de yabancı üniversitelerdeki öğretmenlerin eğitilmesiyle daha fazla fayda sağlamalarını sağlamak en büyük amaçlardan birisi. Genel olarak bir program için ingilizce bilmek gerekiyor. C1 düzeyinde lisan bilme zorunluluğu var. Yüksek lisans için de yine aynı şekilde dil bilmek gerekiyor. Dil bilmeden başlamak mümkün değil, bazı üniversitelerde kurs öncesi dersler veriliyor. Derneklere burs için başvuran kişiler orada kendini nelerin beklediğini bilmesi, hangi üniversiteye başvuracağına karar vermiş olması gerekmektedir. Adayın nasıl bir motivasyonla hareket ettiği ve bunu becerip beceremeyeceğini bilmesi gerekiyor, mesleki açıdan en azından. Yine en önemli kriterlerden birisi de not ortalamasıdır.
Muammer ÖCAL: Türkiye'den Almanya'ya giden akademisyenler fazlayken oradan Türkiye'ye gelen çok yok. Benim ölçülerime göre; iki toplumunda kendine özgü özellikleri var. Ben talebeyken bir konuşmaya şahit oldum. Bizim büyük elçimiz Almanya'ya öğrencimizi mezun olduktan sonra göndermeyi seçiyoruz dediğinde Alman profesör buna direkt olarak karşı çıktı. Liseden mezun olduktan sonra gelmeleri lazım, üniversiteyi bitirenler daha ticari düşünüyor ancak liseyi bitirip gelenler daha çok ilime yöneliyorlar. Benim görüşümde Alman profesörün tarafındadır. Almanya'da okuyup orayı özümseyip Türkiye'ye dönerek büyük hizmet veren isimler vardır. Almanya'da Yüksek öğrenim Görmüşler Dayanışma Derneği 25 yıl önce kurulmuş olup, 120 üye sayısına sahibiz. Biz hep gençlik günlerimizi yad etmek hem de yeni katılan genç üyelere katkıda bulunmak için programlar yaparız. Geziler ve daha bir çok sosyal faaliyetlerimiz var. TC'nin faydasına ve gençlerin yararına yapılacak faaliyetler içindeyiz.
Can ÜNVER: Muammer Bey'in söylediklerine bende katılıyorum. Atatürk'ünde görüşüyle birçok öğrenci Almanya'ya okumaya gönderildi ve teknik anlamda eğitim aldılar. Tekrar Türkiye'ye döndüklerinde ülkemize bolca katkısı olmuştur. Almanya'ya Nazi rejiminin gelmesiyle Einstein dahil Türkiye'ye başvurarak Türkiye'ye gelmek istediler. Aslında temelleri onlarla atıldı. Cumhuriyet'in ilk yıllarından beri Almanya ile yapılan iş birliğinin fazla katkısı olmuştur. Bende Muammer Bey gibi Türkiye'ye yüksek lisans için Alman öğrencilerinin gelmesi gerektiğini düşünüyorum.
Derleyen: Sinem DOĞUKUT
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder